Her zaman üretmeliyiz. Özellikle bunalımda olduğu zamanlarda insanların bir şekilde üretmesi gerektiğine inanıyorum. Kendini kötü hissetiğinde, sevdiğin bir şeyi üretmekten daha iyi bir şey yok çünkü. Üretmek derken illa zor ya da farklı bir şey üreteceğim diye bir kural yok. Kimi el işi yapabilir, kimi de yeni bir tarif deneyerek yemek yapabilir.
Ben de hikaye yazıyorum. Şu anda altı tane hikayem oldu bile. Türkçeyi her zaman çok sevmişimdir zaten. Çocuklardan sonra da çocuk hikaye kitaplarını çok sevmeye başladım. Bizim zamanımız gibi değil, o kadar güzel kitaplar var ki.
Benim hikayemin adı "Yarın Çok Güzel Bir Gün Olacak."
Bu hikayeyi yazarken amacım, çocukların pozitif düşünebilmesini sağlayabilmekti.
Birçok yayınevi ile görüştüm; ama olumlu geri dönüş alamayınca kendi kitabımı kendim matbaa üzerinden bastırmaya karar verdim. Bu sayede hikayeyi resimleyen Nurseli Basar ile tanıştım. Hiçbir şey tesadüf değildir derler. Nurseli sayesinde hikayem hayal etiğimden daha güzel oldu. Şu anda ücretsiz olarak çevremdeki çocuklara kitabımı ulaştırabiliyorum. Onlara kitap hediye etmek beni çok mutlu ediyor. Kitap hediyesini alınca çocuklar da o kadar mutlu oluyorlar ki inanamazsınız. Bir çikolatadan daha kıymetli. Siz de etrafınızdaki çocukları mutlu etmek için onlara kitap hediye edin.
Hatta buradan bana yorum yazarsanız ben de size kitabımı hediye edebilirim. Yorumlarınızı bekliyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder